Selam herkese,
Amerika'ya geleli baya oluyor aslında ama tembellikten sanal aleme dönmem daha uzun sürdü. Yanıtlanmamış email ve sorularla da hemen ilgileneceğim.
Tatilim yine bir koşuşturmaca ile geçti ama arada diğer oje bloğu yazarlarıyla buluşmak gibi faydalı şeyler de yaptım. Daha önce görmüşsünüzdür ama Tansu'dan aşırdığım şu resmi ben de koyayım:
Benim tırnaklarımda sol alt köşede gördüğünüz Color Club'ın Holiday Splendor adlı yeşil holografik ojesi vardı. Benden başlayarak saat yönünde: Oje Vitrini, Benim Adım Kırmızı, Tırnaklar Fora, Betül's Dreams, Merimania, Ojelerim Nerede & Oje Sihirbazı, Emerald Sparkled & Nemo Latte. Herkes çok şekerdi; ojenin içindeki kimyasalların yan etkisi olabilir.
Ben salak gibi hediye olarak getirdiğim lipglossları evde unutmuşum ama Başak herkese kendi üretimi ojelerden verdi. Şapkadan çekiliş yaptık, benim şansıma oldukça güzel pullu bir oje çıktı:
Resimde çok belli olmuyor ama içinde mavi-mor yanardöner pullar var. Başak arkadaşımız böyle kendi karıştırdığı pullu ve yanardöner ojeleri bloğunda satıyor, reklamını yapayım burdan.
Türkiye'de yaptığım bir başka faydalı şey de özlediğim yiyeceklere yumulmak oldu. Hamsi olsun, pastırma olsun, güzel şeyler bunlar. Arada yemeye kıyamadıklarım da oldu, mesela eniştemin katkılarıyla süslediğimiz acıların çocuğu sütlacı:
Süper değil mi? Anneme kalsa "Bir şey yemedin ki yavrum" ama aldığım 2.5 kiloyu hala ver(e)memiş olmam onların doğru yerlere gittiğini işaret ediyor. Yani en azından ben öyle umuyorum.
Türkiye'deyken Big Bang'in yeni albümü de çıktı. Ablama cebren ve hile ile klipleri izletip "G-Dragon çok tatlı değil mi?" derken aynen şöyle gözüküyorduk:
İnanmayacaksınız ama Türkiye'den hiç oje almadım. Hem ilerde temelli dönerken yüzlerce ojeyi nasıl getireceğim zaten diye düşündüm, hem de artık her renk, her tür ojem varmış gibi geldi. Yalnız son iki haftada bu dediklerimi yedim; yarın aldıklarımı gösteririm.
Konuyla alakalı olarak otobüste giderken görüp koptuğum taksi arkası yazısıyla veda edeyim:
Boomerangs are making a comeback.
Franken/Ev Yapımı Oje etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Franken/Ev Yapımı Oje etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
11 Nisan 2012 Çarşamba
15 Ocak 2011 Cumartesi
NOTD: BB Couture Opposites Attract + Franken Happiest Polish on Earth
I added an accent nail onto my last gray mani. I frankened the pink polish by adding white into Sinful Forget Now. The name comes from Disneyland where I spent my 3rd happiest day on earth. Yeah, I suffer from High Fidelity's Top 5 syndrome.
Dünkü gri tırnaklarıma biraz renk getirmek için bugün pembe ile vurgu tırnak yaptım:
Yüzük parmağımdaki pembe kendi imalatım. Sinful Forget Now'u pek sevmemiştim, ben de içine biraz beyaz döküp bunu yaptım. Aramıza yeni katılanlar frankenlar için şuraya bakabilir.
Ojenin adı Disneyland'dan geliyor; hayatımın en mutlu üçüncü gününü geçirdiğim yer. Şimdi size "En mutlu üç gününüzü sıralayın" deseydim bunu hemen yapabilir miydiniz yoksa karar verebilmeniz için biraz süre mi gerekirdi? Gözlerinizi kapatıp düşünün bakalım.
Dünkü gri tırnaklarıma biraz renk getirmek için bugün pembe ile vurgu tırnak yaptım:
Yüzük parmağımdaki pembe kendi imalatım. Sinful Forget Now'u pek sevmemiştim, ben de içine biraz beyaz döküp bunu yaptım. Aramıza yeni katılanlar frankenlar için şuraya bakabilir.
Ojenin adı Disneyland'dan geliyor; hayatımın en mutlu üçüncü gününü geçirdiğim yer. Şimdi size "En mutlu üç gününüzü sıralayın" deseydim bunu hemen yapabilir miydiniz yoksa karar verebilmeniz için biraz süre mi gerekirdi? Gözlerinizi kapatıp düşünün bakalım.
20 Temmuz 2010 Salı
NOTD: Franken His Diabolical Plan
Please scroll down for English.
Chanel'in son ojesi Paradoxal'ı ilk gördüğümde çok yapılabilir olduğunu düşünmüştüm, bir gece oturup denedim. Tarifi şöyle:
Sephora by OPI Metro Chic + Rimmel Steel Grey + NYX Purple Noir = His Diabolical Plan
Moru biraz fazla kaçırmışım ama böyle de iyi oldu:
Bu ojeyi karıştırırken bir yandan da the Vampire Diaries izliyordum, ojenin adı ordan geliyor.
Aynı Paradoxal gibi bu ojenin içindeki ışıltılar da gizli, sadece belli açıyla gelen ışıkta gözüküyorlar.
Bu oje iki kat ve beni şaşırtacak derecede çabuk kurudu. Sanırım içindeki Rimmel'den kaynaklanıyor. Chanel'e ne kadar benzemiş diye merak ederseniz şurda bir resmi var.
The first time I saw a swatch of Chanel Paradoxal, I thought it might be very dupable. So one night I mixed Sephora by OPI Metro Chic, Rimmel Steel Grey, and NYX Purple Noir. I believe I added more purple than needed, but I like the result. You can see the shimmer in the last picture. I was watching the Vampire Diaries when I made this, that’s where the name of the franken comes from.
Chanel'in son ojesi Paradoxal'ı ilk gördüğümde çok yapılabilir olduğunu düşünmüştüm, bir gece oturup denedim. Tarifi şöyle:
Sephora by OPI Metro Chic + Rimmel Steel Grey + NYX Purple Noir = His Diabolical Plan
Moru biraz fazla kaçırmışım ama böyle de iyi oldu:
Bu ojeyi karıştırırken bir yandan da the Vampire Diaries izliyordum, ojenin adı ordan geliyor.
Aynı Paradoxal gibi bu ojenin içindeki ışıltılar da gizli, sadece belli açıyla gelen ışıkta gözüküyorlar.
Bu oje iki kat ve beni şaşırtacak derecede çabuk kurudu. Sanırım içindeki Rimmel'den kaynaklanıyor. Chanel'e ne kadar benzemiş diye merak ederseniz şurda bir resmi var.
The first time I saw a swatch of Chanel Paradoxal, I thought it might be very dupable. So one night I mixed Sephora by OPI Metro Chic, Rimmel Steel Grey, and NYX Purple Noir. I believe I added more purple than needed, but I like the result. You can see the shimmer in the last picture. I was watching the Vampire Diaries when I made this, that’s where the name of the franken comes from.
18 Mayıs 2010 Salı
Franken: Kendin Pişir, Kendin Ye
Farklı ojeleri karıştırıp, sim ya da pigment katarak yeni ojeler üretmeye "Franken" deniliyor ve tahmin edebileceğiniz gibi bu ad Frankenstein'dan geliyor. Franken oje yapmak için gerekenler boş bir şişe ve toplar:
Eğer boş şişeniz yoksa kullanmadığınız bir ojenin içindekileri döküp, asetonla temizleyip onu kullanabilirsiniz. Yalnız önce asetonun tamamen uçtuğundan emin olun ki yeni yapacağınız oje mahvolmasın. Karıştırmak için kullanacağınız topların da mutlaka paslanmaz çelikten olması lazım, aksi takdirde üstlerindeki tabakalar eriyip ojeyi batırabiliyor. Top bulamazsanız fazla sorun etmeyin; ojeleri karıştırmak için iyice sallayın, kolunuza kuvvet.
En kolay yol, farklı ojeleri karıştırıp yeni renkler ya da bitirişler elde etmek. Onun dışında kırtasiyelerden aldığınız simleri katabilir ya da kullanmadığınız toz farları pigment olarak kullanabilirsiniz. Bunlar deneme-yanılma yöntemiyle işliyor, mesela siyah simler diğerlerinden daha ağır olduğu için ojenin tabanına çöküyormuş ve bir türlü düzgün sürülmüyormuş. Eminim ojeyle karıştırmak için uygun olmayan farlar da vardır.
Ben şimdilik işin o kadar detayına girmedim ve sadece oje karıştırma işiyle uğraştım. Mesela dün gösterdiğim ojeyi şunları karıştırıp yaptım:
Orly Enchanted Forest + Orly Mint Mojito + Pure Ice Kiss Me Here = Soylent Green is People
Bir başka RBL ojesi olan 360'i kopyalamak için sadece iki ojeye ihtiyacım oldu.
China Glaze Shower Together + China Glaze Recycle = Unclean, a Libertine
Bu da ilk denediğim Franken, o zaman boş şişem olmadığı için eski Sally Hansen'lerden birinin içine koymuştum:
Sinful Colors Fusion Neon + Flormar 375 = Sweet Dreams are Made of This
Franken yaparken sanırım işin en zevkli kısmı da bu yeni ojelere isim vermek. Size de iyi eğlenceler.
Eğer boş şişeniz yoksa kullanmadığınız bir ojenin içindekileri döküp, asetonla temizleyip onu kullanabilirsiniz. Yalnız önce asetonun tamamen uçtuğundan emin olun ki yeni yapacağınız oje mahvolmasın. Karıştırmak için kullanacağınız topların da mutlaka paslanmaz çelikten olması lazım, aksi takdirde üstlerindeki tabakalar eriyip ojeyi batırabiliyor. Top bulamazsanız fazla sorun etmeyin; ojeleri karıştırmak için iyice sallayın, kolunuza kuvvet.
En kolay yol, farklı ojeleri karıştırıp yeni renkler ya da bitirişler elde etmek. Onun dışında kırtasiyelerden aldığınız simleri katabilir ya da kullanmadığınız toz farları pigment olarak kullanabilirsiniz. Bunlar deneme-yanılma yöntemiyle işliyor, mesela siyah simler diğerlerinden daha ağır olduğu için ojenin tabanına çöküyormuş ve bir türlü düzgün sürülmüyormuş. Eminim ojeyle karıştırmak için uygun olmayan farlar da vardır.
Ben şimdilik işin o kadar detayına girmedim ve sadece oje karıştırma işiyle uğraştım. Mesela dün gösterdiğim ojeyi şunları karıştırıp yaptım:
Orly Enchanted Forest + Orly Mint Mojito + Pure Ice Kiss Me Here = Soylent Green is People
Bir başka RBL ojesi olan 360'i kopyalamak için sadece iki ojeye ihtiyacım oldu.
China Glaze Shower Together + China Glaze Recycle = Unclean, a Libertine
Bu da ilk denediğim Franken, o zaman boş şişem olmadığı için eski Sally Hansen'lerden birinin içine koymuştum:
Sinful Colors Fusion Neon + Flormar 375 = Sweet Dreams are Made of This
Franken yaparken sanırım işin en zevkli kısmı da bu yeni ojelere isim vermek. Size de iyi eğlenceler.
17 Mayıs 2010 Pazartesi
NOTD: Franken Soylent Green is People
Dün RBL'un 2009 sonbahar koleksiyonundaki parçalardan birini iki farklı ojeyle nasıl kopyaladığımı anlatmıştım. Serideki diğer iki oje krem olduğu için onların kopyaları daha rahat bulunur diye tahmin etmiştim, ama ne kadar ararsam arayım Orbis Non Sufficit adlı kirli asker yeşili olana yakın bir oje bulamadım. O zaman ben de kendim yaparım dedim ve hatta adını da filmden esinlenip Soylent Green is People koydum:
Kesinlikle bir ojeden beklenmeyecek bir renk, değil mi? Orbis Non Sufficit'in birebir kopyası mı çok emin değilim ama çok sevdim bu rengi, koleksiyonumdaki her renkten çok daha farklı.
Yarın da evde nasıl değişik ojeler üretebiliriz konusuna girip bugünkü ojenin tarifini vereceğim. Bu arada Soylent Green'i yeniden çekiyorlarmış. En büyük numarası sonundaki sır olan ve bunu herkesin bildiği bir film için nasıl bir yenilik getirecekler merak ediyorum.
Labels:
Franken/Ev Yapımı Oje,
Krem,
NOTD,
Yeşil
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)