My first mani in 2011 was Milani Gold from the Jewel FX collection, so this week I wanted to wear another polish from the same set. Silver has hexagon silver glitter in clear base and the pink tint you may notice is just the reflection of my fuchsia camera. I applied three coats and I remember Gold being more opaque than this. Obviously this is not a look we can rock everyday but it is very appropriate to start the year with a bang.
2011'in ilk manikürü için Milani'nin Jewel FX serisinden Gold'u seçmistim. Gelenek olsun diye bu yılın ilk ojesini yine aynı koleksiyondan sürdüm:
Şeffaf tabanda gümüş renkli altıgen simler var. Üç kat sürdüm. Sanki altın olan bundan daha opak duruyordu.
Simlerde gördüğünüz pembelik tamamen kameranın yansıması. Fuşya renkli yeni bir kamera alırken böyle bir yan etkisi olabileceğini düşünmemiştim.
Disko disko:
Tırnak-çanta uyumu:
Milani etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Milani etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
7 Ocak 2012 Cumartesi
2 Ağustos 2011 Salı
31 Temmuz 2011 Pazar
NOTD: Milani Hi-Tech
Hi-Tech is part of the holographic 3D collection which was released last year. Here is Digital from the same series. I applied two coats; the formula was good and there were no blank patches. This mani lasted for 6 days since I am too tired to think about my next mani thanks to the summer school.
Bu aralar oje konusunda çok tembelim. Her gün sabah 8’te ders anlatmak zorunda olduğum için sabahları tırnaklarımı boyamaya zamanım olmuyor; geceleriyse çok yorgun oluyorum. Şu gördüğünüz holografik oje ile de tam 6 gün geçirdim:
Milani Hi-Tech geçen yıl çıkan 3D serisinden. Daha önce aynı koleksiyondan Digital adlı ojeyi göstermiştim.
Küçük parmak da kadraja girsin:
Ojeyi iki kat sürdüm, formülü yine harika. Tek bir tırnak hariç altı gün boyunca soyulma yaşamadım.
Söz konusu tırnak da tebeşir tutmaktan soyulan sol orta parmağım. Artık nasıl bir hırsla tahtaya yazıyorsam o tırnak şu anda mevta durumda; bakalım yaz okulu bitince kendini toparlayabilecek mi…
Bu aralar oje konusunda çok tembelim. Her gün sabah 8’te ders anlatmak zorunda olduğum için sabahları tırnaklarımı boyamaya zamanım olmuyor; geceleriyse çok yorgun oluyorum. Şu gördüğünüz holografik oje ile de tam 6 gün geçirdim:
Milani Hi-Tech geçen yıl çıkan 3D serisinden. Daha önce aynı koleksiyondan Digital adlı ojeyi göstermiştim.
Küçük parmak da kadraja girsin:
Ojeyi iki kat sürdüm, formülü yine harika. Tek bir tırnak hariç altı gün boyunca soyulma yaşamadım.
Söz konusu tırnak da tebeşir tutmaktan soyulan sol orta parmağım. Artık nasıl bir hırsla tahtaya yazıyorsam o tırnak şu anda mevta durumda; bakalım yaz okulu bitince kendini toparlayabilecek mi…
Labels:
Holografik,
Milani,
NOTD,
Yeşil
14 Şubat 2011 Pazartesi
Sevgililer Günü Alışverişi
Here is my Valentine's Cherryculture haul. I love all the polishes I got this time. Me happy. For the first (and probably last) time, I swatched something other than polish: new NYX Matte Lip Cream in Istanbul and Antwerp. As written on them, they are not your regular lipstick not gloss. They are creamy and very easy to work with, but look matte on the lips. As usual they are a bit drying however they last long. I bet some won't like the scent which is like cough medicine. I look like I was just kissed by a Dementor when I put on Istanbul, but Antwerp looks great on me. For reference, I am NW15.
Cherryculture'ın sevgililer günü indiriminden yararlanıp yine bir sürü şey topladım. İlk önce Jordana markaları göstereyim; soldan sağa Sweet Rose, Silky Purple, Rich Green:
Milani Gold'un kardeşi Silver ve Sinful Colors'tan pullu Deep Red Ocean:
En sevdiğim ucuz markalardan olan LA Girls'ten üç tane daha aldım; Metallic Olive, Pink Steel, Matte Red:
İlk iki ojenin bitirişi çok tatlı, kırmızı olansa mat. Daha doğrusu plastiğimsi, şunun gibi yani.
Şimdi daha önce yapmadığım bir şeye geçiyorum ve blogta ilk defa oje dışında bir şeyden bahsetmek istiyorum. NYX'in yeni çıkardığı mat rujlardan birinin adının İstanbul olduğunu duyunca yanına bir arkadaşını da katıp alıverdim. Soldan sağa İstanbul ve Antwerp:
Tam da üstünde yazdığı gibi bildiğiniz rujlardan ya da glosslardan değil bunlar. (TDK'yı tekrar göreve çağırıyorum, gloss'a Türkçe karşılık bulsun.) Krem gibiler, fırçayla sürülüyor ve dudakta mat duruyorlar. Antwerp'ün rengi çok güzel oldu ama İstanbul dudaklarımda aşırı soluk durdu. Sanki bir dementor/ruh emiciden öpücük almışım gibi.
Krem gibi olduklarından dudağa eşit olarak sürmesi çok kolay. Mat rujlarda görülen dudakları kurutma sorunu bunlarda da var ama kalıcılıkları iyi. Bir de öksürük şurubu gibi kokuyorlar ama tadsızlar. İlk ve son ruj yorumumu da yaptım; mutluyum, huzurluyum.
Cherryculture'ın sevgililer günü indiriminden yararlanıp yine bir sürü şey topladım. İlk önce Jordana markaları göstereyim; soldan sağa Sweet Rose, Silky Purple, Rich Green:
Milani Gold'un kardeşi Silver ve Sinful Colors'tan pullu Deep Red Ocean:
En sevdiğim ucuz markalardan olan LA Girls'ten üç tane daha aldım; Metallic Olive, Pink Steel, Matte Red:
İlk iki ojenin bitirişi çok tatlı, kırmızı olansa mat. Daha doğrusu plastiğimsi, şunun gibi yani.
Şimdi daha önce yapmadığım bir şeye geçiyorum ve blogta ilk defa oje dışında bir şeyden bahsetmek istiyorum. NYX'in yeni çıkardığı mat rujlardan birinin adının İstanbul olduğunu duyunca yanına bir arkadaşını da katıp alıverdim. Soldan sağa İstanbul ve Antwerp:
Tam da üstünde yazdığı gibi bildiğiniz rujlardan ya da glosslardan değil bunlar. (TDK'yı tekrar göreve çağırıyorum, gloss'a Türkçe karşılık bulsun.) Krem gibiler, fırçayla sürülüyor ve dudakta mat duruyorlar. Antwerp'ün rengi çok güzel oldu ama İstanbul dudaklarımda aşırı soluk durdu. Sanki bir dementor/ruh emiciden öpücük almışım gibi.
Krem gibi olduklarından dudağa eşit olarak sürmesi çok kolay. Mat rujlarda görülen dudakları kurutma sorunu bunlarda da var ama kalıcılıkları iyi. Bir de öksürük şurubu gibi kokuyorlar ama tadsızlar. İlk ve son ruj yorumumu da yaptım; mutluyum, huzurluyum.
Labels:
Alışverişler,
Jordana,
L.A. Girl,
Makyaj,
Milani,
NYX,
Sinful Colors
3 Ocak 2011 Pazartesi
NOTD: Milani Gold
I wanted my first mani of the year to be as blingy as possible, so I grabbed Milani Gold from Jewel Fx collection. I am in love with this look, it is like a foily golden fish scale. This is only 2 coats and I topped it with Gelous for a smoother surface. The formula is glue-like so that I didn't really need to fish out for the particules, which is rare for this type for glitter. International gals can purchase the whole collection from Cherry Culture.
2011'deki ilk manikürüm olabildiğince göz alıcı olsun istedim, ortaya şöyle bir şey çıktı:
Tahmin edeceğiniz üzere ben buna hasta oldum. Folyoya benzer balık pulları gibi. Oje altın renkli altıgen simlerden oluşuyor. İlk başta siyah ojenin üstüne sürmeyi düşündüm ama sadece 2 kat ile çıplak tırnağı da yeterince kapatıyormuş. Yalnız pürüzsüz dursun diye üste bir kat şeffaf cila çekmek gerekti.
Üstelik formül de bu tür simler için harika. Zamk gibi olduğu için parçaları fırça ile yakalamak zorunda kalmadım, simler zaten kendiliğinden fırçaya yapışıyor.
Bu oje Milani'nin yeni Jewel FX serisinden. Buna ek olarak bunun gümüş ve rengarenk versiyonları da var. Siz de Cherry Culture'dan Türkiye'ye sipariş verebilirsiniz. Verin hatta.
2011'deki ilk manikürüm olabildiğince göz alıcı olsun istedim, ortaya şöyle bir şey çıktı:
Tahmin edeceğiniz üzere ben buna hasta oldum. Folyoya benzer balık pulları gibi. Oje altın renkli altıgen simlerden oluşuyor. İlk başta siyah ojenin üstüne sürmeyi düşündüm ama sadece 2 kat ile çıplak tırnağı da yeterince kapatıyormuş. Yalnız pürüzsüz dursun diye üste bir kat şeffaf cila çekmek gerekti.
Üstelik formül de bu tür simler için harika. Zamk gibi olduğu için parçaları fırça ile yakalamak zorunda kalmadım, simler zaten kendiliğinden fırçaya yapışıyor.
Bu oje Milani'nin yeni Jewel FX serisinden. Buna ek olarak bunun gümüş ve rengarenk versiyonları da var. Siz de Cherry Culture'dan Türkiye'ye sipariş verebilirsiniz. Verin hatta.
Labels:
Altın/Bakır/Bronz Rengi,
Milani,
NOTD,
Simli
23 Temmuz 2010 Cuma
NOTD: Milani Melt Down + Martha Stewart Leaf Glitter in Gold
Please scroll down for English.
Bir kaç gün önceki yazımda Martha Stewart marka yaprak sim aldığımı söylemiştim. Yapacağım frankenleri merak edenler olunca hemen rastgele birini seçip denedim. Önce sonucu görün:
Bu altın rengi simleri Wet n Wild marka şeffaf cilayla doldurduğum şişeye boşalttım. Simler ağır geldiği için hepsi dibe çöktü; tırnağa sürmek için önce iyice çalkalamam ve sonra fırça ile tanecikleri yakalamam gerekti. Simlerin renginde aşırı bir değişiklik olmadı ama şeffaf oje garip sarı bir renge dönüştü. Neyse ki alttaki ojenin rengi bozulmadı. Bu arada resimleri çektikten sonra simlerin kenarları sivri olduğu için üste kalın bir kat cila sürdüm ki yanlışlıkla yüzümü falan çizmeyim.
Sonuç olarak, ortaya çıkan görüntü değişik olsa da insanın uğraştığına değmez. Bir ihtimal ıslak fırçayı sime daldırıp sonra tırnağa sürmek denenebilirdi. Ben seti iade ettim, adamlar kasada bana yine %40lik indirim kuponu verdiler. Gidip bu sefer normal simlerinden alacağım, franken için onlardan umutluyum. Lydia, setin içinde siyah sim de vardı, belki senin hayal ettiğin gibi bir oje yapabilirim. Bir sonraki "Öykü ve franken maceraları" adlı yazıda görüşmek üzere.
Martha Stewart Leaf Glitters kinda work for frankening. I mixed the gold one with some clear WnW polish and they sank to the bottom. I had to shake vigorously and then catch the leaves with the brush for every nail I painted. Glitters bled a bit and clear polish turned to a weird yellow color, though it didn’t change the base color on my nails. I also put on a thick top coat after taking the pictures so that I wouldn’t hurt myself with the sharp edges of the glitters. I like the look but it is not worth the effort. I already returned the set.
Bir kaç gün önceki yazımda Martha Stewart marka yaprak sim aldığımı söylemiştim. Yapacağım frankenleri merak edenler olunca hemen rastgele birini seçip denedim. Önce sonucu görün:
Bu altın rengi simleri Wet n Wild marka şeffaf cilayla doldurduğum şişeye boşalttım. Simler ağır geldiği için hepsi dibe çöktü; tırnağa sürmek için önce iyice çalkalamam ve sonra fırça ile tanecikleri yakalamam gerekti. Simlerin renginde aşırı bir değişiklik olmadı ama şeffaf oje garip sarı bir renge dönüştü. Neyse ki alttaki ojenin rengi bozulmadı. Bu arada resimleri çektikten sonra simlerin kenarları sivri olduğu için üste kalın bir kat cila sürdüm ki yanlışlıkla yüzümü falan çizmeyim.
Sonuç olarak, ortaya çıkan görüntü değişik olsa da insanın uğraştığına değmez. Bir ihtimal ıslak fırçayı sime daldırıp sonra tırnağa sürmek denenebilirdi. Ben seti iade ettim, adamlar kasada bana yine %40lik indirim kuponu verdiler. Gidip bu sefer normal simlerinden alacağım, franken için onlardan umutluyum. Lydia, setin içinde siyah sim de vardı, belki senin hayal ettiğin gibi bir oje yapabilirim. Bir sonraki "Öykü ve franken maceraları" adlı yazıda görüşmek üzere.
Martha Stewart Leaf Glitters kinda work for frankening. I mixed the gold one with some clear WnW polish and they sank to the bottom. I had to shake vigorously and then catch the leaves with the brush for every nail I painted. Glitters bled a bit and clear polish turned to a weird yellow color, though it didn’t change the base color on my nails. I also put on a thick top coat after taking the pictures so that I wouldn’t hurt myself with the sharp edges of the glitters. I like the look but it is not worth the effort. I already returned the set.
From Alexander McQueen Fall 2010:
22 Temmuz 2010 Perşembe
NOTD: Milani Melt Down
Please scroll down for English.
Hani ojelerimi topluca gösterdiğimde 305 tane olduklarını söylemiştim ya, son aldığım ojeleri listeye eklerken farkettim. O sırada aslında 324 ojem varmış, yani şu anki toplam sayı 328. Size fırsat vermeden ben kendime yuh demek istiyorum.
Bugün erkek onaylı bir ojeyle karşınızdayım. Milani'nin bu yaz için çıkardığı Liquid Metal Intense Color koleksiyonundan Melt Down:
Başta formülü öyle katıydı ki sürmekte zorlandım. Neyse ki inceltici ile oje kendine geldi. Aslında tek kat da yeterdi ama ışıltılardaki yeterli derinliği sağlamak için iki kat sürdüm.
Bu oje bana Flormar 314'ü hatırlattı, sanki onun daha bir ışıltılı hali gibi. Bir de karar veremedim bu ojeyi hangi kategoriye koysam diye; kırmızı mı, bordo/şarap rengi mi? Bence ikincisine girer ama diğer bir kaç yabancı blogta inatla kırmızı diyorlar, kafam karıştı.
Do you remember I told you that I had 305 polishes when I showed you my whole collection? Today I was entering the last acquisitions to my list and I realized that I had 324 polishes at that time, which increased the current total to 328. I guess I was in denial for some time. Today, I am wearing a guy-approved color from Milani’s new summer collection, Liquid Metal Intense Color. Melt Down is a shimmery deep red polish, which was extremely thick at first so I had to add some thinner. It is very pigmented so you can get away with one coat, but I used a second coat to increase depth. It reminds me of Flormar 314.
Hani ojelerimi topluca gösterdiğimde 305 tane olduklarını söylemiştim ya, son aldığım ojeleri listeye eklerken farkettim. O sırada aslında 324 ojem varmış, yani şu anki toplam sayı 328. Size fırsat vermeden ben kendime yuh demek istiyorum.
Bugün erkek onaylı bir ojeyle karşınızdayım. Milani'nin bu yaz için çıkardığı Liquid Metal Intense Color koleksiyonundan Melt Down:
Başta formülü öyle katıydı ki sürmekte zorlandım. Neyse ki inceltici ile oje kendine geldi. Aslında tek kat da yeterdi ama ışıltılardaki yeterli derinliği sağlamak için iki kat sürdüm.
Bu oje bana Flormar 314'ü hatırlattı, sanki onun daha bir ışıltılı hali gibi. Bir de karar veremedim bu ojeyi hangi kategoriye koysam diye; kırmızı mı, bordo/şarap rengi mi? Bence ikincisine girer ama diğer bir kaç yabancı blogta inatla kırmızı diyorlar, kafam karıştı.
Do you remember I told you that I had 305 polishes when I showed you my whole collection? Today I was entering the last acquisitions to my list and I realized that I had 324 polishes at that time, which increased the current total to 328. I guess I was in denial for some time. Today, I am wearing a guy-approved color from Milani’s new summer collection, Liquid Metal Intense Color. Melt Down is a shimmery deep red polish, which was extremely thick at first so I had to add some thinner. It is very pigmented so you can get away with one coat, but I used a second coat to increase depth. It reminds me of Flormar 314.
Labels:
Bordo/Şarap Rengi,
Işıltılı Oje,
Milani,
NOTD
28 Haziran 2010 Pazartesi
NOTD: Milani Digital
Please scroll down for English.
Daha önce söylemiştim, China Glaze'in holografik ojeleri benim için sonun başlangıcı oldu: Onları görünce bir anda oje sevdam bağımlılığa dönüştü ve bu yüzden benim için kalbimdeki yerleri her zaman başka olacak. Milani de bu yaz için 3D isimli holografik bir seri piyasaya sürünce hemen gidip bir kaçını aldım tabi ki. Almasına aldım da sürmek anca bu haftasonuna nasip oldu. İşte Digital:
Digital gölgede çok tatlı bir ojeye benziyor, ama esas güzelliği ışıkta ortaya çıkıyor:
Her bir parça ayrı renkte parlıyor, bazen de gökkuşağı gibi oluyor:
Üstelik formülü de harika. İki kat sürdüm, çabucak kuruduğu üste cila bile çekmedim. Karşılaştırmam gerekirse China Glazeler bu konuda o kadar iyi değil.
Just-makeup'ın bloğunda video eşliğinde ürün yorumladığını görünce ben de öyle bir şey denemek istedim. Ama önemli bir noktayı unutmuşum, solak olduğum ve kamerayı ters tuttuğum için video da tepetaklak çıktı. Ama böyle de ojenin güzelliğini görebilirsiniz, hem de kuş sesleri eşliğinde:
Daha önce söylemiştim, China Glaze'in holografik ojeleri benim için sonun başlangıcı oldu: Onları görünce bir anda oje sevdam bağımlılığa dönüştü ve bu yüzden benim için kalbimdeki yerleri her zaman başka olacak. Milani de bu yaz için 3D isimli holografik bir seri piyasaya sürünce hemen gidip bir kaçını aldım tabi ki. Almasına aldım da sürmek anca bu haftasonuna nasip oldu. İşte Digital:
Digital gölgede çok tatlı bir ojeye benziyor, ama esas güzelliği ışıkta ortaya çıkıyor:
Her bir parça ayrı renkte parlıyor, bazen de gökkuşağı gibi oluyor:
Üstelik formülü de harika. İki kat sürdüm, çabucak kuruduğu üste cila bile çekmedim. Karşılaştırmam gerekirse China Glazeler bu konuda o kadar iyi değil.
Just-makeup'ın bloğunda video eşliğinde ürün yorumladığını görünce ben de öyle bir şey denemek istedim. Ama önemli bir noktayı unutmuşum, solak olduğum ve kamerayı ters tuttuğum için video da tepetaklak çıktı. Ama böyle de ojenin güzelliğini görebilirsiniz, hem de kuş sesleri eşliğinde:
Blogger'in kendi videolarında kalite dünkü gibi çok düşük olduğu için bu sefer youtube'dan yükledim. Eğer izleyemiyorsanız şurdan Vimeo hesabıma gidebilirsiniz, orda da var. Son olarak, bu ojeyi beğenenler Cherry Culture'daki indirimden yararlanıp bütün koleksiyonu toplayabilirler. Toplayın hatta.
I always liked wearing nail polish, but it is China Glaze holographic ones which made my love turned into obsession. Of course, when I heard that Milani introduced a holographic collection called 3D, I couldn’t pass on those either. I wore Digital this weekend and it is so pretty. It is a nice shade of pink and the holo effect is not subtle. Plus, the formula is better than ChG ones; I used two coats of polish and no top coat with no dragging nor blank spots. I also made my first nail polish video, but I missed a crucial point: I am lefty so the video turned out to be upside down! Oh well, you can still see how sweet Digital is.
I always liked wearing nail polish, but it is China Glaze holographic ones which made my love turned into obsession. Of course, when I heard that Milani introduced a holographic collection called 3D, I couldn’t pass on those either. I wore Digital this weekend and it is so pretty. It is a nice shade of pink and the holo effect is not subtle. Plus, the formula is better than ChG ones; I used two coats of polish and no top coat with no dragging nor blank spots. I also made my first nail polish video, but I missed a crucial point: I am lefty so the video turned out to be upside down! Oh well, you can still see how sweet Digital is.
Labels:
Holografik,
Milani,
NOTD,
Pembe/Fuşya,
VOTD
16 Mart 2010 Salı
DC ve NY Alışverişlerim
American Apparel adlı giyim markası geçen yaz oje işine de girdi ve çıkarttığı 18 parçalık koleksiyon bir anda popüler oldu.
Benim yaşadığım kentte mağazası olmadığı için internetten sipariş verecektim, ama ben karar verene kadar değişik bir şey oldu: Mağazalardaki ojeler bir anda toplatıldı ve koleksiyon web sitesinden çıkartıldı. Ojeleri daha önce satın almış olanlar biraz panikleseler de durum sonradan anlaşıldı. Meğer ojeleri koydukları dandik Çin malı şişelerden çok şikayet almışlar, çok çabuk kırılıyorlarmış. Ojeler kısa süre sonra yeni, daha kalın şişelerle tekrar satışa sunuldu. Benim hevesim kaçtığı için internetten sipariş vermemiştim, ama geçen hafta Washington’da gezerken bir mağazasına denk gelince kendimi hemen ojelerin yanında buldum. Elim yine nane yeşiline gittiyse de onu bırakıp Mount Royal adlı koyu mavi ojeyi aldım.
Bana mı öyle geliyor, yoksa bu şişe de biraz yamuk durmuyor mu? Tek oje 6 dolar, ama üç alınca 15 dolar oluyor. İnternetten sipariş etmek isteyenler şuraya bakabilir. Neyse, ordan çıkıp gezinmeye devam ettim ve su almak için CVS’te durdum. Tahmin edersiniz ki benim açımdan büyük bir hata oldu çünkü yine kendimi oje reyonunda buldum. Hani Maybelline’in bahar koleksiyonundan iki tane almış ve size göstermiştim ya, aynı koleksiyondan bu sefer de Pie in the Sky adlı mavi ojeyi aldım. Son aile tablosu şöyle:
Tabi ki CVS’ten sadece bir ojeyle çıkamadım, Milani’nin yeni holografik koleksiyonu olan 3D’den iki tane aldım. Soldan sağa, Digital ve Hi-Tech:
Ne yazık ki resmi çektiğimde hava yağmurlu olduğu için yine bu güzel holografik efekleri göremiyorsunuz ama ojelerin içindeki her bir tanecik parıldıyor. Türkiye’dekiler için, bu koleksiyonun tamamı cherryculture’da var.
Son durak olan New York’ta ise oje için gideceğim yer belliydi, Broadway üzerindeki Inglot mağazası. Amerika’da ne yazık ki bir tek orda var ama internet sitesine göre Türkiye’de Adana, Ankara, İstanbul, İzmir ve Mersin’de varmış. Ben iki adet “flakey” denilen türde oje aldım. Bunun tam Türkçe karşılığı pullu sanırım. Soldan sağa, 204 ve 205:
Bir de şu resmi çektim ama dikkat edin, bir anda kalbiniz hiç olmadığı kadar hızlı çarpabilir.
Çok güzeller değil mi? Bu ojeler küçük boy, sadece 8 ml, ve ben tanesine 9 dolar verdim.
Tatil manikürüme gelince, bildiğiniz üzere Washington için yola çıkarken tırnaklarımda Maybelline Minty vardı. Yanıma Metro Chic de almıştım ama koşuşturmaktan oje sürecek vakit bulamadım, tüm tatil yeşil tırnaklarla geçti yani. Ama kasiyer kızlar, garsonlar, otel çalışanları falan baya bir iltifatta bulundular. Üçüncü günde tırnakların uçları aşındı ve dördüncü günde soyulmalar oldu ne yazık ki. Sonraki durumu hayal gücünüze bırakıyorum.
İşte Maybelline Minty Beyaz Saray önünde poz verirken:
Bu da Maybelline Minty Times Meydanı'nda:
Benim yaşadığım kentte mağazası olmadığı için internetten sipariş verecektim, ama ben karar verene kadar değişik bir şey oldu: Mağazalardaki ojeler bir anda toplatıldı ve koleksiyon web sitesinden çıkartıldı. Ojeleri daha önce satın almış olanlar biraz panikleseler de durum sonradan anlaşıldı. Meğer ojeleri koydukları dandik Çin malı şişelerden çok şikayet almışlar, çok çabuk kırılıyorlarmış. Ojeler kısa süre sonra yeni, daha kalın şişelerle tekrar satışa sunuldu. Benim hevesim kaçtığı için internetten sipariş vermemiştim, ama geçen hafta Washington’da gezerken bir mağazasına denk gelince kendimi hemen ojelerin yanında buldum. Elim yine nane yeşiline gittiyse de onu bırakıp Mount Royal adlı koyu mavi ojeyi aldım.
Bana mı öyle geliyor, yoksa bu şişe de biraz yamuk durmuyor mu? Tek oje 6 dolar, ama üç alınca 15 dolar oluyor. İnternetten sipariş etmek isteyenler şuraya bakabilir. Neyse, ordan çıkıp gezinmeye devam ettim ve su almak için CVS’te durdum. Tahmin edersiniz ki benim açımdan büyük bir hata oldu çünkü yine kendimi oje reyonunda buldum. Hani Maybelline’in bahar koleksiyonundan iki tane almış ve size göstermiştim ya, aynı koleksiyondan bu sefer de Pie in the Sky adlı mavi ojeyi aldım. Son aile tablosu şöyle:
Tabi ki CVS’ten sadece bir ojeyle çıkamadım, Milani’nin yeni holografik koleksiyonu olan 3D’den iki tane aldım. Soldan sağa, Digital ve Hi-Tech:
Ne yazık ki resmi çektiğimde hava yağmurlu olduğu için yine bu güzel holografik efekleri göremiyorsunuz ama ojelerin içindeki her bir tanecik parıldıyor. Türkiye’dekiler için, bu koleksiyonun tamamı cherryculture’da var.
Son durak olan New York’ta ise oje için gideceğim yer belliydi, Broadway üzerindeki Inglot mağazası. Amerika’da ne yazık ki bir tek orda var ama internet sitesine göre Türkiye’de Adana, Ankara, İstanbul, İzmir ve Mersin’de varmış. Ben iki adet “flakey” denilen türde oje aldım. Bunun tam Türkçe karşılığı pullu sanırım. Soldan sağa, 204 ve 205:
Bir de şu resmi çektim ama dikkat edin, bir anda kalbiniz hiç olmadığı kadar hızlı çarpabilir.
Çok güzeller değil mi? Bu ojeler küçük boy, sadece 8 ml, ve ben tanesine 9 dolar verdim.
Tatil manikürüme gelince, bildiğiniz üzere Washington için yola çıkarken tırnaklarımda Maybelline Minty vardı. Yanıma Metro Chic de almıştım ama koşuşturmaktan oje sürecek vakit bulamadım, tüm tatil yeşil tırnaklarla geçti yani. Ama kasiyer kızlar, garsonlar, otel çalışanları falan baya bir iltifatta bulundular. Üçüncü günde tırnakların uçları aşındı ve dördüncü günde soyulmalar oldu ne yazık ki. Sonraki durumu hayal gücünüze bırakıyorum.
İşte Maybelline Minty Beyaz Saray önünde poz verirken:
Bu da Maybelline Minty Times Meydanı'nda:
Bir de biz dün Zuzu ile konuşurken bir şey farkettik: Blogger Zuzu'yu benim izleyici listemden atmış, tekrar izlemeye çalıştığında ise "engellendiniz" uyarısı çıkıyormus. Önce korktum yanlış bir yere mı bastım diye, ama engelleme listem bomboş. Zuzu'nun hala reader'ında gözükmeme ve ona iki defa davetiye göndermeme rağmen yine de beni tekrar ekleyemedi. Henüz sorun ne anlayamadık, ama sizin de başınıze gelirse lütfen bana email atın.
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)